İstanbul’un Fethi’nin Sebep ve Sonuçları
İstanbul’un Fethi ile Fatih Sultan Mehmed Han bir çağı kapatıp bir diğer çağı açmıştır. Böylesine önemli bir vak’ayı ele alırken incelemelerimizi biraz derinleştireceğiz. Konu sonunda ise İstanbul’un Fethi hakkında merak edilen sorular ve cevaplarına yer vereceğiz.
İstanbul’un Fethi’nin Sebep ve Sonuçları
İlginizi Çekebilir : Fatih Sultan Mehmet’in Eserleri
İlginizi Çekebilir : Fatih Sultan Mehmet’in Fetihleri ve Tarihleri
A- İstanbul’un Fethi’nin Sebepleri
İstanbul Asya ile Avrupa kıtalarının kesiştiği yerde olması nedeniyle son derece jeopolitik ve stratejik bir konumdaydı. Boğaz’dan geçişi denetleme imkanına sahipti. Bizans, Osmanlı Devleti’nin Anadolu’dan Rumeli’ye, Rumeli’den Anadolu’ya kuvvet göndermelerine güçlük çıkarıyordu.
Zaman zaman Avrupa devletlerini ve Anadolu beylerini Osmanlıya karşı kışkırtıyor, şehzadeleri isyana teşvik ediyordu. İstanbul aynı zamanda kara ve deniz ticaret yollarının üzerinde olması sebebiyle ekonomik yönden büyük önem taşıyordu.
Çok küçük yaşlardan itibaren iyi bir eğitim ve terbiye alarak yetişmiştir. Döneminde iki imparatorluk, irili ufaklı on yedi devlet, iki yüzden fazla şehir Osmanlı topraklarına katılmıştır.
Fatih’in Osmanlı padişahları arasında ilmi, idari ve kültürel sahada ilk sırayı aldığı bilinmektedir. Gerçekten de o, Akşemseddin, Molla Gürani, Molla Hüsrev gibi büyük bilginlerden dersler almış; yabancı dillere, dini ilimlere, matematik, tıp ve edebiyata karşı özel bir ilgi duyarak yetişmiş; memleketin imar ve inşasında üstün bir gayret göstermiştir.
B- Fetih İçin Yapılan Hazırlıklar
II. Murad’ın vefatından sonra 1451’de tahta çıkan II. Mehmet, padişahlığının ikinci yılında fetih için hazırlıklara başladı. İlk olarak Karamanoğulları ile anlaştı ve Anadolu’da güvenliği sağladı.
Anadolu Hisarı’nın karşısına Rumeli Hisarı’nı (Boğazkesen) yaptırdı. Böylece hem Bizans’a Karadeniz’den gelebilecek yardımları engellemek hem de Türk askerlerinin Rumeli’ye geçişini kolaylaştırmak istedi.
Edirne’de ordunun hazırlanması çalışmalarına hız verdi. Şahi adı verilen büyük toplar döktürdü. Balkanlardan gelebilecek yardımlara karşı gerekli önlemleri aldı. Osmanlı Devleti’nin faaliyetlerine karşılık Bizans, Haliç’in girişini kalın zincirlerle kapattırdı. Surları güçlendirdi. Papa ve Macarlardan yardım istedi.
Osmanlı ordusu 6 Nisan 1453’te İstanbul’u kuşattı. 18 Nisan’a kadar top atışları ile surlar yıkılmaya çalışıldıysa da istenilen sonuç elde edilmedi. 20 Nisan’da denizlerde mücadele başladı.
Ancak, Haliç’in ağzının büyük zincirlerle kapatılmış olması nedeniyle Osmanlı donanması Haliç’e giremedi. Bu sırada Bizans’a yardıma gelen Venedik, Papalık ve Ceneviz gemileri Osmanlı donanmasını yararak Haliç’e girdi. Bütün bu gelişmeler ordu ve halk üzerinde olumsuzluğa neden oldu.
Genç padişah, tüm ümitlerin söndüğü anda 22 Nisan gecesi gemileri yağlı kızaklar üzerinde, karadan (Kasımpaşa sırtlarından) Haliç’e indirtti. Haliç’te Osmanlı donanmasını gören Bizans büyük bir çöküntü yaşadı. Karadan ve denizden saldırıya geçen Osmanlı kuvvetleri, 54 gün sonra 29 Mayıs 1453 Salı günü İstanbul’u fethetti.
C- İstanbul’un Fethi’nin Sonuçları
İstanbul’un fethinden sonra Fatih, duyurduğu fermanla halkı dini ve sosyal hayatta serbest bıraktı. Şehirden kaçanların dönmesini istedi. Rum Ortodoks Patrikhanesinin devamına izin vererek yönetimi altına aldığı Ortodokslara din ve vicdan hürriyeti tanıdı. İstanbul’un fethi Türk ve dünya tarihi açısından önemli sonuçlar doğurdu.
Türk tarihi açısından en önemli sonuç, son derece stratejik bir konuma sahip olan İstanbul’un, Osmanlı Devleti’nin başkenti ilan edilmesi oldu.
Asya ve Avrupa kıtalarını; Karadeniz ile Akdeniz’i birbirine bağlayan yolların denetimi Osmanlılara geçti. Dolayısıyla Osmanlı Devleti’nin Anadolu ve Rumeli arasındaki toprak bütünlüğü sağlandı. Diğer yandan II.Mehmet’e “Fatih” unvanı verildi.
İstanbul’un fethinin, dünya tarihi açısından sonuçlarını ise şu şekilde değerlendirebiliriz: Stratejik ve ekonomik bir öneme sahip olan İpek Yolu’nun büyük bir bölümünün Osmanlı Devleti’nin eline geçmesi Avrupalıları yeni yolların arayışına yöneltti.
Bu olay coğrafi keşiflerin nedenlerinden birini oluşturdu. Yine büyük toplarla en güçlü surların bile yıkılabileceği görüldü. Bu durum da Avrupa’daki derebeyliklerin yıkılmasına zemin hazırladı.
Diğer yandan fetihten sonra İtalya’ya giden bazı bilim insanları orada eski Yunan ve Roma eserlerini inceleyerek Rönesans’ın başlamasına katkıda bulundular. İstanbul’un fethi aynı zamanda Orta Çağ’ın sonu, Yeni Çağ’ın başlangıcı oldu.
İstanbul’un fethi, Osmanlı Devleti’nin kurumsallaşmasında da önemli rol oynadı. Fatih Sultan Mehmet’in İstanbul’u fethinden sonra devletin merkezi buraya taşındı. İstanbul kısa sürede imar edilerek adeta devletin simgesi haline geldi.
Osmanlı Devleti İstanbul’a, İslambol ve Dersaadet (saadet kapısı) gibi adlar verdi. Bir süre sonra padişahlarının oturdukları ve devlet içlerini yürüttükleri Topkapı Sarayı inşa edildi. Şehre gelen yollar ve köprüler tamir olundu.
Kapalıçarşı’nın çekirdeği olan Büyük Bedesten’in inşasına başlandı. Bunların dışında imarethane, çeşme, han, hamam, cami, medrese gibi tesisler yapıldı. Fatih yaptırdığı caminin etrafında Sahn-ı Seman Medresesi’ni, çocuklar için bir mektep (darü’t-talim) ve bir hastane inşa ettirdi.
Padişah ve devlet adamlarının kurduğu vakıflar ile imar edilen şehir, Anadolu’dan gelen Türkmenlerin iskanı ile Türkleştirildi. Yerli Hristiyan halkın İstanbul’da kalması sağlanarak İstanbul, önemli bir dünya şehri haline getirildi.
İstanbul’un Fethi Soru Cevap
1- İstanbul’un Fethi Osmanlı Devletinin Kurumsallaşmasına Ne Gibi Katkılar Sağlamıştır?
*Osmanlı İmparatorluğunun başkent olması ile İslam coğrafyasının merkezi durumuna gelmiştir. İslam coğrafyasında bulunan bilim adamları ve alimler İstanbul’a gelmeye başlamışlardır.
*Osmanlı İmparatorluğu İstanbul Boğazını kontrol etmesi ile ticaret yollarını ele geçirmiştir. Ticaretin merkezi durumuna gelmiştir.
*İstanbul’un feth ile sadece Müslümanlardan oluşan bir devlet değil farklı milletlerden oluşan bir yapıya geçmiştir.
*Kurulmaya başlayan medreseler ve eğitim kurumları ile kurumsallaşmaya başlanmıştır.
*Bizans İmparatorluğunun sahip olduğu tecrübelerden yararlanarak imparatorluğun yönetimi ve gelişmesine katkı sağlamışlardır.
2- Bizans’ın Yaptığı Savunma Hazırlıkları Nedir? Kısaca
*Surları ve kaleleri tamir ettirdi. Halktan bir kısmını askere aldı.
*Halkı silahlandırdı.
*Avrupa devletlerinden yardım istedi.
*Bizanslıların en önemli silahlarından biri de hem karada hem de suda yanabilen Grejuva ateşiydi.
3- İstanbul’un Fethi Dünyadaki Türk İmajını Nasıl Etkilemiş Olabilir?
*Anadolu ve Rumeli toprakları arasında bütünlük sağlandı
*Osmanlı devletinin başkenti İstanbul oldu
*Osmanlılar İslam dünyasında ki prestijini arttırdı
*Osmanlı Devleti’nde yükselme dönemi başladı
*Karadeniz ve Akdeniz arasında ki ticaret yolu ile ipek yolu
*Türklerin kontrolüne geçti
*Türklerin Avrupa’da ilerleyişi hızlandı
*Osmanlı padişahları Ortodoks halkının koruyucusu haline geldiler
4- İstanbul’un Fethi hangi Çağın Kapanmasına Neden Olmuştur?
5- İstanbul’un Fethi Sırasında Nasıl Bir Strateji İzlenmiştir?
Özellikle içeride Çandarlı Halil Paşa’nın İstanbul’un fethini sürekli engellemeye çalışmasına karşın, diğer paşaların da desteği ile ilk başlarda kendi otoritesini sağlamlaştırdı. Çandarlı Halil paşa İstanbul’un fethi ile Haçlı atakları yaşanacağı ve Avrupa ile ilişkilerin bozulacağından kaygı ederek İstanbul’un fethine karşı çıkıyordu.
İçeride ona katılan bazı paşalar ve hatta uç beylerinden de bir kesim bulunmaktaydı. Bazı uç beyleri İstanbul’un fethinden sonra Devletin merkezileşeceği ve “gaza” anlayışının değişeceği mevzusunda endişelerini dile getirse de Fatih Sultan Mehmet planında emindi.
İstanbul’un Fethi’nin Başlangıcı
İstanbul yani Konstantiniyye surlarla çevrili deniz kenarında bir şehirdi. Kısaca o dönem Bizans’ın elindeki şehirden kasıt bugün bir tek surların içinde bulunan kısımdı. Bırakın Anadolu yakasını, bugünkü Beyoğlu ve Beşiktaş bile o dönem Konstantinopolis’e ait değildi.
Şehir deniz kenarında olduğu için ve Bizans’ın çok güvendiği Rum ateşi (Denize döküldüğünde alev alan ve gemileri yakan bir kimyasal) bulunmuş olduğundan dolayı her türlü büyük bir donanma gerekiyordu. Bu sebepten Fatih Sultan Mehmet Han ortalama 400 gemiden oluşan bir donanma hazırlattı.
Trabzon bölgesinde bulunan Pontus Rum Devleti ve Karadeniz kolonileri devamlı Konstantinopolis’e yardım gönderiyordu.
Bunu kesmek için Sultan 2. Mehmet o dönem esasen var olan, bugün Beykoz’da ki Anadolu Hisarının tam karşısına Rumeli Hisarını yaptırdı. Rumeli Hisarının yapımı İstanbul’un fetih hazırlıklarının en bilinen ve en önemli vakalarından biridir. Rumeli Hisarının yapımı ile Fatih Sultan Mehmed, İstanbul’u fethedeceğini açıkça belli etmiştir.
Rumeli hisarının zorlu şartlar altında yapımının tamamlanması ile artık boğazların güvenliği sağlanmış oluyordu. Böylelikle Karadeniz’den gelebilecek olan Venedik, Ceneviz ve Rum yardım gemileri engellenebilecekti.
Doğu Roma İmparatorluğu kendini korumak için kalınca sur duvarlarına güveniyordu ki surlar, daha önceki kuşatmalarda şehri koruyan önemli bir unsur olmuştu. Sultan Mehmet bunu bildiği için ve teknoloji, ilim gibi konularda bilgili ve hevesli olması sebebiyle, o dönem yeni yıldızı parlamaya başlayan topların (Şahi Top) yapım çalışmalarının emrini Saruca Sekban ustanın başında bulunduğu ekibe vermişti. Urban Usta da bu ekibin bir parçasıydı.
6- İstanbul’un Fethi Sırasında Bizans’ın Kullandığı Silah Nedir?
7- İstanbul’un Fethi’nin Türkiye ve Dünya Açısından Önemi Nedir?
a – Türk Tarihi Bakımından Önemi
*İstanbul’un fethi ile Bizans İmparatorluğu Ortadan kalktı.
*Osmanlı Devleti, Anadolu ve Rumeli’nin ortasında olan İstanbul şehrini başkent yaptı.
*Osmanlı Devleti 1453’den itibaren İmparatorluk haline geldi.
*Kalelerin ve surların ne kadar kuvvetli olursa olsun top gülleriyle yıkılabileceği anlaşıldı.
*Boğazlar sayesinde kara ve deniz ticareti Osmanlı Devletinin eline geçti.
b – Dünya Tarihi Bakımından Önemi
*İstanbul’un fethinden sonra bazı Bizans bilginleri İtalya’ya giderek eski Yunanca’yı bildikleri için İtalya’da Rönesansın gelişmesine yardımcı oldu.
*İstanbul’un fethi ile birçok tarihçi Ortaçağın sonu Yeniçağın başladığını kabul etti.
*Avrupalılar doğu ile ticaret yapabilmek için yeni ticaret yolları aradı. Bu da Coğrafi Keşifleri başlattı.
*Türkler kendi seslerini Avrupa’ya ve Dünya devletlerine duyurmuş oldular.
*İslamiyet geniş alanlara yayıldı.